CHP Grup Başkanı ve Genel Başkan Adayı Özgür Özel, CHP Eskişehir İl Başkanlığı önünde partililere ve vatandaşlara; “Bu memleket; AK Partilinin de MHP’linin de HDP’linin de İYİ Partilinin de alın terinin değerini alması için, emeğini örgütlemek için, sendikal haklar için; adil hakça bir düzen için iktidar olduğumuzda, gerçek bağımsızlığı, gerçek refahı, gerçek Cumhuriyeti ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmanın onurunu yaşayacak. Bunun için yola çıkıyoruz” sözleri ile seslendi.
CHP Grup Başkanı ve Genel Başkan Adayı Özgür Özel, CHP Eskişehir İl Başkanlığı ziyaretinde, partililere ve vatandaşlara seslendi. Özel, şunları söyledi:
“Memnuniyetle görüyorum ki; ‘omuzları düştü, morali bozuk, bundan sonrası kötü, bir daha toparlanamaz’ denilen örgütümüz nereye gitsek orada ayağa kalkıyor, bize sahip çıkıyor, değişime sahip çıkıyor, partisine sahip çıkıyor…
Cumhuriyet tarihinin en önemli seçimi dediğimiz, hep birlikte inandığımız, başaracağımıza inandırdığımız, hep birlikte koştuğumuz bir süreci yaşadık… Dedik ki, ‘Bu seçimi kaybedemeyiz.’ Çünkü bu seçim; Atatürk’e, Cumhuriyet’in kurucu babalarına, kurucu değerlerine husumet duyanların kazanacağı değil; o kadroların partisinin, CHP’nin kazacağı bir seçimdir. Ancak istediğimiz sonuçları alamadık.
Bir özeleştiri, partinin yenilenmesi, partinin gençleşmesi; üzerindeki ölü toprağını atıp, bir değişimle birlikte iktidar umudunu taşıyan bir partiye dönüşme sorumluluğumuz vardı. Bunu ifade ettik. İlk önce ‘gerekirse fedakârlık, gerekirse sorumluluk’ dedik. Görüşmemiz gereken herkesle görüştük. En sonunda bir sorumluluk üstlenmemiz gerektiğini gördük. Ama bunu tek başımıza değil; partinin genç, dinamik kadrolarıyla, yepyeni kadroları ile yapmaya karar verdik…
Dünyayı gören; sol, sosyal demokrat, sosyalist rüzgarları gören… Altı okumuzu tarihsel gerekliliğiyle benimsiyor, olgusal tutarlığıyla benimsiyor ve bugünün şartlarına uygun olarak, aşındırmadan geliştirmeye ve Cumhuriyet’i Cumhuriyet yapan değerlerden, bilhassa laiklikten taviz vermemeye söz veriyoruz. Diğer yandan sol ve sosyal demokrat bir parti olmanın sorumluluğu ile Tayyip Erdoğan’ın dikine kesen siyasetini reddediyoruz. Açsın, yoksulsun, işsizsin; tehlike büyük oyu bana vermelisin, yoksa ezanı susturacaklar, yoksa bayrağı indirecekler, yoksa vatanı böldürecekler yalanlarıyla CHP’ye, Atatürk’ün partisine bu hadsizliği yaptırmayacağız, hadlerini bildireceğiz.
AK Partiliyi de, MHP’liyi de HDP’liyi de, İYİ Partiliyi de; Meclis dışında kalanın da oy vermeye gitmeyeni de teker teker ikna eden; her birinin yoksuluna, işsizine, güvencesizine, geleceğinden ümidi kesmişine dokunan bir siyasete ihtiyaç var…
Bu memlekette iki şeyin renginin olmadığını herkese göstereceğiz. Bir; emekçinin alın terinin rengi olmaz. İki; annenin gözyaşının rengi olmaz. Ağlayan anne kimse, o anne bizim annemizdir… Bu memleket; Cumartesi anneleri ile Diyarbakır annelerini bir arada gördüğü onların acılarını birlikte sahiplendiği gün bir ve beraber olacak. Bu memleket; AK Partilinin de MHP’linin de HDP’linin de İYİ Partilinin de alın terinin değerini alması için, emeğini örgütlemek için, sendikal haklar için; adil hakça bir düzen için iktidar olduğumuzda, gerçek bağımsızlığı, gerçek refahı, gerçek Cumhuriyeti ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmanın onurunu yaşayacak. Bunun için yola çıkıyoruz.
Bu süreçte; bizden kimse, bazı geçmiş kötü örneklerinde olduğu gibi Genel Başkanına saygısızlık, partililerine kötü söz, kavga, hırçınlık beklemesin. Kırmadan dökmeden, bir kişiyi kaybetmeden, 5 Kasım gününden itibaren bütün partiyi kucaklayarak, örgütü sahiplenerek; önce partimizi sonra ülkemizi ayağa kaldıracağız. Sizinle birlikte bu partiyi ayağa kaldıracağıma yürekten inanıyorum…
CHP; bundan sonraki süreçte değişerek, gençleşerek, hepimizin özlediği CHP’ye hep birlikte kavuşacağız. CHP; umuttur, yarınlarımızdır. Bu çınarın altındayız hep birlikte.”