Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, CHP’nin yeni “Parti Yönetimi Yapılanmasını” ve Merkez Yürütme Kurulu üyelerini açıkladı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Tam 24 üyeden oluşan bir Merkez Yönetim Kurulu listesi göreceksiniz. Bugüne kadarkine göre mevcudu çok fazla. Bugün bizim anahtar listemizde olmayan 8 arkadaşımız var, PM’de. O 8 arkadaşımızdan 4’ünü görevlendirmiş durumdayız” dedi. Özel, MYK’nın iki kompartımandan oluştuğunu söyledi, gölge kabinedeki Genel Başkan Yardımcılarının hangi bakanlıklardan sorumlu olduğunu anlattı. Özel, yeni parti yöneticilerini açıklarken; “Biz Türkiye’yi yönetseydik, böyle yönetecektik. Bundan sonra böyle yönetmeye talibiz. Bize güvenin, bize inanın” dedi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bugün CHP Genel Merkezi’nde 38. Olağan Kurultay’da seçilen Parti Meclisi’ni topladı. Özel, PM toplantısının bir bölümünde basın toplantısı düzenledi, CHP’nin yeni “Parti Yönetimi Yapılanmasını” ve Merkez Yürütme Kurulu üyelerini açıkladı. Özel, şunları söyledi:
“KURULTAYDA VERDİĞİMİZ HER SÖZÜ TUTUYORUZ”
“CHP yönetimi adına, önümüzdeki dönemde üstlendiğimiz iki önemli görevden bahsederek başlamak istiyoruz. Bunlardan bir tanesi; Türkiye’de CHP’nin en önemli iktidar alternatifi olduğunu; yapıcı, etkili, hem yol gösteren hem engel olabilen bir muhalefet anlayışı ile ilerleyişini ve bunu nasıl bir parti mimarisiyle yapacağımızı anlatacağım. Kurultayda verdiğimiz her sözü tutuyoruz. Örgütümüze, kadınlara verdiğimiz sözleri tutuyoruz, kadınlara verdiğimiz sözleri tutuyoruz, ülkemize verdiğimiz sözleri tutuyoruz.
“İLK SINAV, YEREL SEÇİMLER”
CHP’yi iktidar yapma inancı ile çalışıyoruz. Bunun ilk sınavı mart ayının sonunda yapılacak yerel seçimler. Yerel seçimlerde elimizde bulunan, milletimizin bize emanet ettiği, temiz ve ahlaklı şekilde yönettiğimiz, çalışkanlıkları ile her biri ile gurur duyduğumuzu belediyelerimizin yeniden kazanılması, bu kazanımda bir tek kriterimiz var.
“HİÇBİR BELEDİYE BAŞKANINI DEĞİŞİM KARŞITI DİYE CEZALANDIRMAK NİYETİNDE DEĞİLİM”
Tercihlerimizde tek bir kriter olacak. Milletin gönlünde yer etmiş, seçildiği günden daha iyi olan ve yeniden seçilebilecek belediye başkanlarımız yeniden aday olacaklar. Eğer; sayısının çok olduğunu düşünmüyorum, ama yaptığı hizmet halkta teveccüh görmüyorsa, o zaman durumları yeniden değerlendirilecek. Objektif kriterlerle ilerleyeceğiz. Ölçme ve değerlendirme ile ilerleyeceğiz. Kimsenin hakkını yemeyeceğiz. Kapalı toplantıda kullandığımız bir ifadeyi burada bir kez daha söylemek gerekirse; ben hiçbir belediye başkanını değişim karşıtı diye cezalandırmak ve hak ettiği bir görevi kendisine vermemek niyetinde değilim. Hiçbirimiz değiliz. Hiçbir belediye başkanı da bize destek verdi diye hak etmediği bir yere gelmeyecek ya da hiç kimse.
“KURULTAY SALONUNDAKİ KÜRSÜYE İLK DÜĞMEYİ TERS İLİKLEYEREK ÇIKMADIM”
Türkiye’ye söz veriyoruz. Ben bugün gömleğimdeki düğmeyi ters ilikleyip karşınıza çıksam, herkes ayıplar. CHP Genel Başkanı’na yakışmaz. Ben Kurultay salonundaki kürsüye ilk düğmeyi ters ilikleyerek çıkmadım. İlk düğmeyi ters iliklemek birilerine belediye sözü vermektir.
“GENEL BAŞKANIN SÖZ VERDİĞİ BİR BELEDİYE BAŞKAN ADAYIMIZ YOK”
Türkiye’de hiçbir il ve ilçede Genel Başkanın söz verdiği, değişim ekibinin söz verdiği bir belediye başkan adayımız yok. Sadece Sayın Mansur Yavaş ve Sayın Ekrem İmamoğlu, Aydın’ın Topuklu Efesi ile ilgili Genel Başkanımızın da anketlerde gördüğü çok yüksek memnuniyet oranına dayanarak ifade ettiği, Sayın Kılıçdaroğlu’nun; ve bizim de o yüksek memnuniyet oranları ile PM’ye sözün arkasında duran bir teklifle geleceğiz ve 3 belediye başkanımızı yeniden adaylaştıracağız.
“ÖZGÜR ÖZEL’İN KURULTAY KAZANMAK İÇİN SÖZ VERDİĞİ BİR BELEDİYE BAŞKAN ADAYI YOK”
Özgür Özel’in kurultay kazanmak için söz verdiği bir belediye başkanı yok. Çünkü CHP’nin Genel Başkanı ilk düğmeyi yanlış iliklerse sonrasını düzeltmek mümkün değildi… Bize yakın diye kimseyi kayırmayacağız, geçmişte bize mesafeli durdu diye kimseyi cezalandırmayacağız.
“PM’NİN YAŞ ORTALAMASI 43”
Olağan Kurultayımız, Cumhuriyetin ikinci yüz yılın ilk kurultayıydı. Hepimiz büyük bir gurur yaşadık. Bu gurur Türkiye’nin çok farklı yerlerinden, Kütahya, Kastamonu, Batman, Diyarbakır, Bitlis, Balıkesir, Niğde’den geniş katılımlı PM listesini oluşturdu. Tabii ki İstanbul, Ankara, İzmir’i, büyükşehirleri saymak her PM’de olan iş. Coğrafi dağılım noktasında Parti Meclisimiz çok iyi bir dağılım gösterdi. PM’nin yaş ortalaması 43. Bu salondaki PM üyeleri 43 yaş ortalaması. PM söz verdiğim gibi benden 6 yaş genç.
İllere söz vermiştik. PM’de mutlaka örgütümüz kendisini görecek diye. PM’de daha önce il ve ilçe başkanlığı yapmış 15 arkadaşımız, daha önce örgütlerde görev yapmış 32 arkadaşımız var. PM’nin salt çoğunluğu örgüt tozu yutmuş, örgüte emek vermiş kişilerden ve her 4 PM üyesinden biri il ve ilçe başkanlığı yapmış, oralardan buraya gelen arkadaşlarımız.
“PM’NİN AKLINA YATMAYAN HİÇBİR ŞEYİ YAPMAK NİYETİNDE DEĞİLİM”
Bir sözüm vardı… Böyle bir heyetle 50 artı 1’i milletvekili yaparlar, Genel Başkan gruba hakimiyeti ile istediği kararları geçirebilir. Ben bu geleceği terk edeceğimi söyledim. PM’de sadece 14 milletvekilimiz var. Örgütümüzün seçtiği ve BYKP’ye koyduğumuz, önerdiğimiz ve taktir gören arkadaşlarımızdan oluşan 60 kişiden sadece 14’ü milletvekili. Ancak grup yönetimi ve grup başkanvekillerimiz PM’nin doğal üyeleri olarak grubun görüşünü ve buradan gruba verilen ödevleri yapmak üzere, 14 vekilimizin yanında 12 arkadaşımız zaten burada. Oy hakları yok, Siyasi Partiler Kanunu böyle. Ama biz bu yüzden biz 31 milletvekili olsun ve Genel Başkanın hakimiyeti PM’yi garanti etsin diye düşünmedik. PM’nin aklına yatmayan hiçbir şeyi yapmak niyetinde değilim.
“TAM 24 ÜYEDEN OLUŞAN BİR MERKEZ YÖNETİM KURULU LİSTESİ GÖRECEKSİNİZ”
Birazdan size, başka sözlerimi tuttuğumu göreceğiniz önce değişim ekibi olarak söz verdiğimiz, ama artık üzerinde ortaklaştığımız bir sunum yapacağım. Tam 24 üyeden oluşan bir Merkez Yönetim Kurulu listesi göreceksiniz. Bugüne kadarkine göre mevcudu çok fazla.
“BUGÜN LİSTEMİZDE BİZİM ANAHTAR LİSTEMİZDE OLMAYAN 8 ARKADAŞIMIZ VAR. DÖRDÜNÜ GÖREVLENDİRMİŞ DURUMDAYIZ”
Bu MYK’nın özelliği; geçmişte, şunu hatırlatmak isterim. Ben Sayın Genel Başkanın 2014’te listesinde değilken listeyi en yüksek oyla delmiş, listeye girmiştim. O zamanki muhabirler, 3 muhabir. CNN, NTV, Habertürk’ün ortak sorusuydu. Bir sürü kamera toplandı… Soru şu, listeyi deldiniz ne diyeceksiniz? Şöyle cevap verdim. Liste delinir mi yahu? Listeyi ben mi delmişim? Listede bir delik vardı, biz oraya yama yaptık. Çünkü biz hepimiz aynı kumaştanız. Bugün listemizde bizim anahtar listemizde olmayan 8 arkadaşımız var, PM’de. O arkadaşlar listemizde bir delik vardı, o deliğe yama yaptılar. Aynı kumaştanlar. Bundan sonra ne kadar yakından bakarsanız bakın o yamada dikiş izi bile görmeyeceksiniz. O 8 arkadaşımızdan 4’ünü görevlendirmiş durumdayız. Yani PM’de bizim listemiz dışında gelen arkadaşların yüzde 50’sini görevlendirdik. Arkadaşlarımızın da yüzde 50’sinden daha azını görevlendirdik.
“MYK’NIN YAŞ ORTALAMASI 46”
PM’nin yaş ortalaması 43’tü, açıklayacağımız MYK’nın yaş ortalaması da 46’dır. Daha doğrusu iki kompartımandan oluşuyor. Bir tanesi 46, bir tanesi 48.
İL VE İLÇE BAŞKANI OLARAK GÖREV YAPMIŞ TOPLAM 9 KİŞİ VAR
Geçmişte il ve ilçe başkanı olarak görev yapmış toplam 9 kişi var. 7’si il başkanlığından geliyor, 2’si ilçe başkanlığından geliyor.”
Özel, CHP’nin 24 kişilik yeni MYK’sının 2 bölümden oluştuğunu, birinin “gölge kabine” olduğunu açıkladı. Özel, “gölge kabinedeki” genel başkan yardımcılıklarını şöyle sıraladı:
“Gruplardan bir tanesi gölge kabine. Gölge kabinede Selin Sayek Böke, Cumhurbaşkanı Yardımcısı karşılığı olarak görev yapacak. Gökçe Gökçen, Adalet Bakanlığı. Aylin Nazlıaka, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı. Gamze Taşcıer, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı.
Gökçe Gökçen’in bir anayasa hocası olduğunu, Galatasaray Üniversitesi’nde Anayasa hocası olduğunu, daha önce gençlik kollarında görev yaptığını, Gençlikten Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı ve İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevlerinde bulunduğunu hatırlatayım.
Sayın Aylin Nazlıaka mevcut, Kurultay ile seçilmiş Kadın Kolları Başkanımız. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’ndan sorumlu MYK üyemiz.
Gamze Taşcıer, Çalışma ve Sosyal Güvenlik’ten sorumlu. Kendisi eczacı. Eczacı odası yönetimlerinde görev yapmış. Sağlığın finansmanı konusunda uzman. Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın SGK ayağında ve örgütlenme ayağında son derece deneyimli.
Gülşah Deniz Atalar, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan sorumlu Genel Başkan Yardımcımız. Kendisi bu görevi daha önce Çevre Mühendisleri Odası Başkanlığı yapmış Sayın Baran Bozoğlu ile birlikte yapacaklar. İkisinden birisi bu görevde olabilirdi. Ama birazdan göreceğiniz eşit temsil ilkesi gereğince resmi görevi Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan sorumlu Genel Başkan Yardımcımız, MYK üyemiz.
Sayın İlhan Uzgel, Dışişleri Bakanlığı. İlhan Hoca’nın geçmiş dönemlerde özellikle Mülkiye’de bölüm başkanlığı yaptığını, dış politikadan sorumlu olduğunu ve daha sonra İlhan Hoca’nın zorunlu olarak emekli edildiğini ifade etmem lazım.
Deniz Yavuzyılmaz, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’ndan sorumlu Genel Başkan Yardımcımız ve Gölge Kabinemizdeki bakanımız.
Sevgi Kılıç, Gençlik ve Spor Bakanlığı’ndan sorumlu.
Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan Sayın Yalçın Karatepe. Kendisi daha önce Mülkiye’de İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi dekanlığı görevinde de bulunmuştu.
İçişleri Bakanlığı’ndan sorumlu Genel Başkan Yardımcımız, MYK üyemiz Murat Bakan. Kendisi daha önce polislerin, bekçilerin, jandarmanın; İçişleri teşkilatındaki her çalışanın kendisine 81 ilden selam yolladığı ve onların sorunlarını en yakından çalışan ve İçişleri Bakanlığı’nda bir önceki İçişleri Bakanı gibi makale okumadan bakan olmuş değil, bakan olmadan okumadığı makale bırakmamış bir arkadaşımız.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nda Sayın Koza Yardımcı görev yapacak, MYK üyesi olarak.
Suat Özçağdaş, Milli Eğitim Bakanlığı’nda. Türkiye Eğitim Vakfı’nda sekiz yıl boyunca yönetim kurulu üyeliği yapmış, eğitim politikaları konusunda son derece etkili, yetkili bir arkadaşımız. Benim, kendisinin Türkiye’de eğitim sisteminin siyasileştirildiği süreçte bana, Grup Başkanvekili olarak çok önemli katkılar sağlamış, tepkilerimi ortak şekillendirdiğimiz ve bundan sonraki süreçte de Milli Eğitim Bakanlığı noktasında bir gölge bakan olarak bundan sorumlu genel başkan yardımcısı olarak çok önemli katkılar verecek.
Sayın Yankı Bağcıoğlu. Bundan iki yıl önceki YAŞ ile emekli edilmiş tümamiralimiz. NATO’da görev yapmış, ülkemizi temsil etmiş. Hem Milli Savunma Bakanlığı’nda gölge bakan olarak, hem savunma stratejilerinde CHP’nin sol, sosyal demokrat yönden bu meseleye yapıcı, ya da eleştirilecek yerde eleştirel katkılarını şekillendirecek olan bakanımız.
Sayın Zeliha Aksaz Şahbaz, Sağlık Bakanlığı’nda, orayı takipte görevlendirdiğimiz Genel Başkan Yardımcımız ve MYK üyemiz.
Pınar Uzun Okakın, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nda görev yapacak. Bizim bu konularda; aldığı eğitimlerle son derece deneyimli arkadaşımız. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nı yakından takip edecek ve bu konuda gölge bakan olarak görev yapacak.
Tarım ve Orman Bakanlığı’nda Erhan Adem var. Bir il başkanlığından gelen arkadaşımız. Ziraat Mühendisi, aynı zamanda TEMA’da çok önemli görevlerde bulundu. Bu görevi son derece etkin bir şekilde yapacak. Ben tarım meselesini, CHP’nin en yakından takip etmesi gerektiği konu olduğunu ifade ediyorum.
Ticaret Bakanlığı, Sayın Volkan Demir. Kendisi dün öğle saatlerine kadar, Galatasaray Üniversitesi’nde İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nin dekanıydı. İstifa etti, şimdi gölge kabinemizde görev yapıyor. Aynı zamanda kendisi Mali Müşavirler Odası’nın mesleğe giriş sınav komisyonunun bir üyesi. Ayrıca uzmanlık alanı KOBİ’ler ve KOBİ’lerin desteklenmesi. Ticaret Bakanlığı’nda ticaretin her boyutunda, ayrıca maliye politikaları konusunda çok önemli görevler yapacak.
Sayın Ulaş Karasu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı. Kendisi hem mesleği hem de Meclis’te bu konuda yaptığı görevlerle son derece güvendiğimiz bir arkadaşımız.
Bu, MYK’daki Genel Başkan Yardımcısı arkadaşlarımızın gölge kabinde görev alan arkadaşlarımız.
Bu gölge kabinenin yaş ortalaması 46 ve içinde tam 9 gölge kadın bakın var. AKP’de bu rakam 17’ye 1. Biz 9 kadın ve 9 erkek görevlendirdik. Eşit temsil ile ilgili verdiğimiz söz bundan sonra da her aşamada görülecek. Ancak burada yaptığımız, biz Türkiye’yi yönetseydik, böyle yönetecektik. Biz Türkiye’yi bundan sonra böyle yönetmeye talibiz. Biz güvenin. Bize inanın. Bundan sonra bu güçlü, sağlam takım. Her birisi CHP’de siyaset yapacak. CHP’nin siyasetini milletimize anlatacak. Herhangi bir bakanın, o bakanlığı takip eden muhabirlerin bakandan sonra ikinci telefon açtığı kişi olacaklar. Hedefimiz budur…
Gölge kabineye bir sözcü belirlemedik. Parti sözcümüz var, ama tüm MYK’nin sözcüsü…
İkinci kompartıman. Partiyi idari görevlerle yönetecek… Bu arkadaşlarımızın da idari görevleri var. Nedir o idari görevler?
Genel Sekreterliği Selin Selin Sayek Böke. Güçlü Genel Sekretere geçişte bir mutabakat var. Hem Sayın Genel Başkanımız ifade etmişti, hem biz ifade ettik. Tüzüğü değiştirip güçlü Genel Sekreterlik ihdas edilene kadar fiilen Sayın Genel Sekreterimiz hem örgütten gelmiş arkadaşlarımızla hem de pırıl pırıl ileride bu kürsüde sunum yapacak; partinin gelecekteki belki Cumhurbaşkanlığında değil ama Başbakanlıkta kabinesini açıklayacak 4-5-6 genç arkadaşlarımız var. Sayın Selin Sayek Böke o arkadaşlarımla birlikte çok özel olarak fiilen Genel Sekreter Yardımcılığı pozisyonunda o genç arkadaşlarımıza mentörlük yapacak. Tüzük değişikliğinden sonra o genç arkadaşlarımızı da aramızda göreceğiz.
Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı pozisyonu, yurt içi ve yurt dışı örgütlenme diye ifade ediyoruz. Sayın Ensar Aytekin’e emanet. İki bölümden oluşuyor. Yurt dışı örgütlenmede Sayın Mehmet Tüm… Yurt içi örgütlenmede ise Ali Abbas Ertürk, Nuri Çavuşoğlu, Hikmet Erbilgin, Yalçın Görgöz gibi 4 pırlanta il başkanımız var. Bu il başkanlarımız, Türkiye coğrafyasındaki 81 ilde Ensar Aytekin ile birlikte takım olarak, il başkanlığından gelmenin, o dili bilmenin, örgütün derdini bilmenin gereğini yapacaklar.
“GEÇTİĞİMİZ PERŞEMBE, CUMA GÜNÜ 24 ODA BOŞALDI”
Bu kadar kişiye nerede oda bulacaksın filan dediler. Geçtiğimiz perşembe, cuma günü 24 oda boşaldı. Yeniden Kuvayı Milliye Derneğinden tutun, çeşitli isimlerde sizlerin bildiği. Kurultayda ismini andığımız bir takım danışman arkadaşlar, atanmış arkadaşlar. Kimsenin ekmeği ile oynamadan, maaş alanların maaşlarını alabilecekleri başka yerlere görevlendirerek; ancak partiyi seçilmişlerle yöneteceğiz. 24 arkadaşımız seçilmiş, PM üyelerimiz küçücük bir odadaydı, bu kat onlara ait PM gününde tamamen. PM günü olmayan günlerde il ve ilçe başkanlarımız için hazır ettiğimiz 8 oda, sekreterleri, telefonu, bilgisayarı ile. Hiçbir CHP il ve ilçe başkanı yukarıda bir genel başkan yardımcısından randevu beklerken kapıda saatler geçirmeyecek. Randevu saati gelene kadar burada olacak. Kendisine eşlik eden sekreterimizle gidecekler. Onlar baba evindeler… Örgüt kendini değerli hissedecek. Buraya layık olmak için çalışacak, biz de onlara.
Saymanlık görevini Sayın Özgür Karabat arkadaşımıza, Yerel Yönetimler ve Dirençli Kentler görevini hem yerel yönetimler konusundaki deneyimi ile, hem deprem komisyonu başkanlığı ile Sayın Gökan Zeybek’e. Halkla İlişkiler ve Medya İlişkilerini Sayın Burhanettin Bulut’a. Seçim, Parti ve Hukuk İşlerini avukat Sayın Gül Çiftçi Binici’ye, Parti Sözcülüğü görevini Sayın Deniz Yücel’e vermiş durumdayız.”
“GENSORU VEREBİLİR”
Özel, “Bizim bu kabinemiz, Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde görevlendirilen her bir bakanlığa bir gölge bakanlık yapıyor ama arada bir fark var. Bizim kabinemiz güven oyu aldı. Bizim kabinemizin bakanları atanmış değil. Her biri PM üyesi. Bir tane atanmış bakan yok… Biz atanmışlarla değil seçilmişlerle çalışma irademizi sonuna kadar ifade ettik, etmeye devam ediyoruz. Bizim bakanlarımız gen soruya tabi. PM genç soru verebilir. PM kusuru olan bir bakanı, ben dirensem de çoğunluk istemiyorsa, beni değiştirmeye zorlayabilir, düşürebilir. PM’nin tamamen içinden, parlamenter sistem ruhuna uygun bakanlık var” diye konuştu.
CHP lideri Özel, basın mensuplarının sorularını ise şöyle yanıtladı:
Soru- Şimdi tüzüğün bazı açıklarından bahsettiniz sizde. Malum ay sonunda bir tüzük kurultayının olacağına dair açıklamalar gelmişti Cumhuriyet Halk Partisinden. Tarihinde herhangi bir değişiklik söz konusu mu?
Özgür Özel- Maalesef söz konusu. Ancak şöyle; bunu önceki dönem görev yapan arkadaşlarımızı kötülemek olarak kabul etmeyin ama bu Parti Meclisinin de sırtına verilen sözü tutmayan bir Parti Meclisi görüntüsü vermemek için. Tarih 24-25 Kasım’dı. Ben geldim Parti Meclisi gündemini hazırlayın arkadaşlar dedim ve dedim ki, gündem ne yazılıyor ilk Parti Meclisine. Genel Başkanın sunuşu dışında bir şey yazılmıyor. Tüzük kurultayının detaylarının görüşülmesini yazın dedim. Yazamayız efendim kararı alınmadı dediler. Sonra ben parti hukukçuların çağırdım şunu dediler. Onu bir son anda ki sağ olsun bir Parti Meclisi üyemiz orada da olan bir Parti Meclisi üyemiz bugün aydınlattı. Tavsiye kararı olarak aldılar. Hukukçular dedi ki, o tavsiye kararı alındı ancak bir ay önceden başvurmak, gazete ilanı vermek, il başkanlıklarından birer kişi istemek, meclis grubundan ve Parti Meclisinden birer kişi istemek gibi işlemler yapılmadığından şu anda 24-25 mümkün değil. O 24-25 Kasım’da yapılacaktı. İlgili Genel Başkan Yardımcısını aradım çok sevdiğim kardeşimi. Dedi ki, ya o siyaseten bir niyet beyanı ama siz 2 hafta sonra yapıverirsiniz istiyorsanız. Onun üzerine en kısa takvim bugün karar almamız durumunda 15 Aralık günü yapabiliyoruz. Orada da bütçe görüşmelerinin tam göbeği. Öyle olunca il başkanlarımız da biz bir an önce belediye başkanlarını belirlemeliyiz dedikleri için Salı gününe olağanüstü il başkan toplantısı koyduk. Düzeltiyorum Salı günü il başkanlarımız grubumuzda olacaklar, Çarşamba günü olağanüstü il başkanları toplantısı koyduk. Tüzük kurultayının 26-27 Aralık’ta mı yapılsın, ya da il başkanlarımızın başka bir tasarrufu var mı o konuşulacak. Ancak Parti Meclisinin ve hepimizin sözüdür. İl başkanlarımız bir an önce yerel seçim derlerse yerel seçim sonrasına bırakabiliriz. Ama o il başkanlarımızın mutabakatıyla ve Parti Meclisimizin onayıyla olabilecek bir şey. Niyetimiz yapmak ama böyle bir teknik imkansızlık. Yoksa Genel Başkanımızın söyledikleri ve bizimki hazır. 24’ünde uygulayıp geçeceğiz. Ama resmi başvuru yapılmamış, gazete ilanı yapılmamış, salon tutulmamış. Böyle bir durum var. Bunu kimseyi kötülemek için söylemiyoruz. Siyasetin içinde bazen böyle çok yoğun süreçlerde bu detaylar atlanabilir ya da belki bize bırakıldı ama bu zaman kısıtının böyle bir sonuç doğurması önemli. Ancak içine koyacağız dediğimiz her sözümüzün arkasında olduğumuz için bugünden başladık eşit temsile. Bugünden başladık Parti Meclisinden onay almaya. Hiç yetkileri olmadığı halde gelecek Parti Meclisi toplantısında herhangi bir bakana sözlü soru sorabilirler, herhangi bir bakana 7/24 soru sorabilirler ve bir bakanın partiye yakışmayacak durumda olduğunu düşünüyorlarsa gensoru dahi verebilirler. Onu müzakere ederiz. Çoğunluk ne diyorsa onu yapar. Habire demokratikleşen, habire daha hızlı koşan, habire çalışan, iktidara nefes aldırmayan ama doğruya doğru yanlışa yanlış diyen yapıcı, Türkiye’yi yönetmeye hazır bir Cumhuriyet Halk Partisini halkımıza, Türkiye Cumhuriyeti’nin çok değerli vatandaşlarına, milletimize arz ederiz.
Soru- Özgür Bey, hayırlı olsun bu arada. Yerel seçimler için önseçim yapılacak mı? Nedir o konudaki planlama? Temayül mü yapılacak, anket mi yapılacak? Böyle bir takım sorular geliyor. Ama siz olabildiğince önseçim yapacağız demiştiniz. Nedir son durum?
Özgür Özel- Önseçim konusunda bir terminolojik fark var. Önseçim yaparsak adayı belirledikten sonra 54 gün kalıyor ve fotoğraf çektirmesi, araç giydirmesi 45 günlük bir kampanya. Örgütümüzün tecrübeleri ön seçim demeyelim, sonucuna uyulacak temayül yoklaması. Yani bunu 3 ay önce hakim gözetiminde derseniz takvime göre seçimlere 56 gün kala yapıyor Yüksek Seçim Kurulu. Biz adayı çıkarıp fotoğrafını çektirip, afişini bastırıp sahaya çıkarasıya öbür aday 3 aydır çalışıyor oluyor. O yüzden mümkün olduğukadar erken karar verebilmek için sonucuna uyulacak temayül yoklamaları, eğilim yoklama yapacağız. Ama ikinci çıkanı gidip de Yüksek Seçim Kuruluna bildirmeyeceğiz. Örgüt kimi seçerse o. Her yerde ön seçim doğru yöntem değil. İllerin, ilçelerin, illerin görüşleriyle burada alınacak. Eğer aday devam edecekse anket gereği edecek. Kesin kazandığımız bir yer kararı örgüt vermesi doğruysa ön seçimle, yok örgütten o çıkar ama seçimi kazanamaz deniyorsa anket yöntemiyle. Ama herkesin objektifliğinden razı olduğu yöntemler kullanacağız. Tek sorunumuz zaman kısıtı. Şöyle 6 aylık bir süre önümüzde olsa çok daha farklı şeyler olabilir. Ama nasıl Kurultay sürecinde bir günde 5 il geziliyor, sabaha kadar uyumadan çalışılıyorsa seçim sürecinde de bu örgüt öyle çalışacak. İçerideki enerjinin fazlasını dışarıya akıtacağız.
Soru- Hayırlı olsun Öncelikle. Önceki Parti Meclisinde Parti ile yollarını çeşitli nedenlerle ayrılmış olanlara bir 100. yıl affı konusunda yeni seçilecek Parti Meclisine bir tavsiyede bulunması kararı alınmıştı. Bu konuda tutumunuz ne olacak? Bugün değerlendirildi mi veya daha sonraki Parti Meclisinizde gündeme gelecek mi?
Özgür Özel- Parti Meclisine tavsiye kararında bulunmak veya talepte bulunmak MYK’nın yapabileceği bir iş. MYK ilk MYK toplantısında ya da ikinci toplantıda Parti Meclisinin gelecek toplantısından önce MYK’ya ben bu görüşümü sunacağım. MYK’da olgunlaştırıp Parti Meclisinin görüşünü alacağız. Kapsamının doğru belirlendiği, kimseyi incitmeyen, örneğin işte kadına şiddetten dolayı gitmiş birisini affetmemizi kimse beklemesin mesela. Kapsamı doğru belirlenmiş bir 100 yıl affından ben şahsen yanayım. Bunu ilk MYK veya ikinci MYK’da değerlendirip ilk Parti Meclisinin gündemine getireceğiz. Parti Meclisimizi 2 ayda bir değil bu süreçte ayda bir toplayacağız. Ama önceki Sayın Genel Başkanımızın başarılı 2019 deneyimiyle her hafta Parti Meclisi yaptığımız süreçler olmuştu. Yanılmıyorsam 6 Parti Meclisi yaptık. O iyi bir örnek. Sayın Genel Başkanımızdan öğrendiğimiz doğru bir yöntem. Onu da uygulayacağız.
Bunun dışında bir soru daha var mıydı sorunuzun içinde? Hepsinin yanıtını aldınız mı? Başka soru var mı arkadaşlar? Olmadığına göre biz tabi Parti Meclisini böyle bitirip gitmeyeceğiz. Önce Parti Meclisi üyelerimizi buraya alalım bir hatıra fotoğrafı için. Sonra basın mensuplarından müsaade isteyip kendi toplantımızı kendimiz kapatalım. Dilek ve önerileri sona bırakmıştık.