CHP Grup Başkanı ve Genel Başkan Adayı Özgür Özel, CHP Kütahya İl Başkanlığı’nı ziyaret etti. Özel, “Kütahya’dan Türkiye’ye ilan edelim, fark şudur; Genel Başkanımızın yanındaki önceki dönem kadroları ‘Genel Başkanımız aynen devam, biz aynen devam’ diyorlar. Oysa değişime destek veren tecrübeli kadrolar, ‘Değişim bizden başlayacak biz değişimin yanındayız, arkasındayız ancak görev sırası gençlerindir biz hiçbir görev talep etmiyoruz’ diyorlar. Bizim yönetim kadrolarımıza baktığınızda genç, dinamik milletvekilleri, Parti Meclisi üyeleri göreceksiniz. Sosyal demokrat, solcu olduğundan kimsenin şüphesi olmayan yeni kadrolar, yeni deneyimler göreceksiniz” dedi.

CHP Grup Başkanı ve Genel Başkan Adayı Özgür Özel, bugün CHP Kütahya İl Başkanlığı’nı ziyaret etti. CHP Kütahya Milletvekili Ali Fazıl Kasap ve CHP Kütahya İl Başkanı Zeliha Aksaz Şahbaz da Özgür’e destek verdi. Özgür Özel, burada yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“28 Mayıs günü Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikici turunda daha önceki sonuçları tekrar eden yüzde 52’ye 48’lik bir yenilgi aldıktan sonra, biz CHP olarak bir özeleştiri ve bir değişim ve dönüşüm bir yenilenme sürecinin başlaması gerektiğini hep savunduk. O günlerde partimizin yönetim kademesinde değişiklikler oldu. Ancak yeni yönetim ve Sayın Genel Başkanımızın seçimde aslında bir yenilginin olmadığını, sadece kazanamadıklarını ama kaybetmediğimizi hiçbir şey olmamış gibi önümüzdeki süreci sürdürmek istediklerine tanık olduk. Burada şüphesiz sadece Genel Başkanı suçlayan, sadece kişileri suçlayan bir tavır içinde olmak doğru değil.

“TÜM ÖLÇÜMLER SEÇMENİN, CHP’YE BİR KIRGINLIK BİR KÜSKÜNLÜK İÇİNDE OLDUĞUNU GÖSTERİYOR”

Belki dünyadaki demokrasi anılan ülkeler içerisinde geçirdiğimiz seçim dönemi kadar adaletsiz büyük haksızlıkların yapıldığı, devletin haber ajanslarının ve kamu yayıncılığı yapan TRT’nin bile bir partinin eline verildiği büyük bir yalan ve algı furyasının devlet eliyle yürütüldüğü bir süreç yaşandı. Sonuçta biz her şeye rağmen yüzyıl önceki büyük işgale, büyük imkansızlıklara rağmen yüzyıl önce nasıl mazeret etmeden Cumhuriyet’i, önce bu ülkeyi kurtarıp sonra da Cumhuriyet’i kurduysak bu seçimdeki tüm olumsuzluklar, haksızlıklar, hukuksuzluklarda mazeretimiz olamazdı. Bu seçime o motivasyonla çalışıyorduk ve biz hiçbir şey olmamış gibi yerel seçimlere gitmenin ciddi bir maliyet yaratacağından endişe ettik. Daha sonraya ortaya çıkan ve halen devam eden tüm ölçümler seçmenin, CHP’ye bir kırgınlık bir küskünlük içinde olduğunu bir duygusal kopuşun yaşandığını ancak CHP’de bir değişim olduğu takdirde yeniden aynı motivasyonla, artan bir motivasyonla yerel yönetimlere sahip çıkacaklarını ifade ediyorlar. Biz de bu tespitleri birebir sahada yaşıyoruz.

“CHP KURULTAYI SONUÇLARIYLA İLGİLİ VE HEYECANLI OLDUĞU PEK AZ SÜREÇ YAŞANMIŞTIR”

81 ilimiz ve Kütahya’da da bütün süreçler tamamlandı. Özgür Özel’in şahsı ile ilgili ya da Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun şahsıyla ilgili bir makam değişikliği konusu değildir değişimden yana tavır. Baştan aşağıya siyaset yapış biçimimizi de değiştireceğimiz, örgütümüzü de insanları da bir büyük umutla heyecanla partideki önümüzdeki süreçleri sahiplenmeye çalışacağımız bir büyük süreci tarif ediyoruz. Normalde bu partide kurultay süreçlerinde ülkenin CHP kurultayı ile CHP üyelerinin de kurultayın sonuçlarıyla bu denli meşgul, ilgili ve heyecanlı olduğu pek az süreç yaşanmıştır. Birkaç ay öncesinin küskün, kırgın, moralsiz partilileri bugün değişim umudu ve heyecanıyla salonları doldurmakta, salonlara sığmamakta ve sokakları kapatmaktadır. Bu konudaki ilk ziyaret Denizli’de olmuştu… Şüphesiz hem Kütahya’da belediye seçimlerinde aradığınız heyecanı hem de partinin iktidar olması için hepimizin ihtiyaç duyduğu büyük morali 4-5 Kasım tarihlerinde Ankara Arena’da yapılacak kurultayımızda hep birlikte kazanacağız.

“BİZE EN UZAK KAYNAKLAR BİLE SEÇİMİN BAŞA BAŞ GEÇECEKLERİNİ SÖYLÜYOR”

Değişim önce küçümsendi. ‘İmza toplayamazlar, 70 imza bulamazlar’ dediler. Allah’a şükür Manisa ve etrafındaki illerden yüzden fazla imza aldık. Sonra ‘yüz imza alırlar 200 de oy alırlar’ dediler. Artık bize en uzak kaynaklar bile seçimin başa baş geçeceklerini söylüyor. Değişim delegelerle değil, toplumun CHP’ye CHP tabanın da kurultaya duyduğu büyük inanç ve büyük heyecanla bir büyük değişim dalgası tabanda ve örgütte hızla yayılıyor. Büyük bir siyasi mücadele değil, CHP tabanının değişim için giriştiği bir imece ile karşı karşıyayız. Örgütümüz 18 yaşındaki üyesinden 86 yaşındaki üyesine kadar bir değişim olsun umudu, inancı ile adeta bir imece götürüyor. Bu süreç beklentimiz aşan umudumuzu motivasyonumuzu oldukça arttıran bir büyük taban hareketine dönüşmüş durumda.

“BİZİM YÖNETİM KADROLARIMIZDA GENÇ, DİNAMİK MİLLETVEKİLLERİ, PARTİ MECLİSİ ÜYELERİ GÖRECEKSİNİZ”

Biz 4 Kasım’da büyük bir birleşme, büyük bir bütünleşmenin arifesindeyiz. Sayın Genel Başkanımıza ve partimizin değerli kadrolarına saygımızı, centilmenliği mücadelemiz sırasında asla bir kenara bırakmayı düşünmeyiz. Bu parti 6 Kasım sabahı bize lazım. Şöyle derler, ‘Yahu değişim deniyor çok da heyecan yaratıyor ama sizde de eskiden çok görev yapmış arkadaşlar var. Bu arkadaşları yeniden mi seçmek için değişim diyorsunuz.’ Hem bizde hem de Genel Merkez’de Genel başkanın tarafında, geçmiş dönemde sorumluluk üstlenmiş arkadaşlar var. Kütahya’dan Türkiye’ye ilan edelim, fark şudur; Genel Başkanımızın yanındaki önceki dönem kadroları ‘Genel Başkanımız aynen devam, biz aynen devam’ diyorlar. Oysa değişime destek veren tecrübeli kadrolar, ‘Değişim bizden başlayacak, biz değişimin yanındayız, arkasındayız ancak görev sırası gençlerindir biz hiçbir görev talep etmiyoruz’ diyorlar. Bizim yönetim kadrolarımıza baktığınızda genç, dinamik milletvekilleri, Parti Meclisi üyeleri göreceksiniz. Sosyal demokrat, solcu olduğundan kimsenin şüphesi olmayan yeni kadrolar yeni deneyimler göreceksiniz. Örgütümüz, Kütahya’dan Rize’den Diyarbakır’dan baktığında partinin yönetim kadrolarında kendini görecek. CHP Genel Başkanı’nın bir ile ya da ilçeye gittiğinde hepiniz adına çalışmalara başlamadan il başkanlığına çıktığı, il başkanının bir çayını içtiği, ne çalışma yapacaksa onu yaptığı ama babaevinde bir çay içmeden ya da çalışmalardan sonra yorgunluk kahvesi içmeden o şehri terk etmeği, hele hele baba evine uğramadan kanaat önderleri toplantısına koşturmadığı bir CHP’yi hep beraber inşa edeceğiz.”