Özel, Toplanan Yardımların IŞİD’e Aktarılmasını Sordu
Nisan 14, 2016Özel, Ergenekon Davalarında Yaşanan Hukuksuzlukların Belirlenebilmesi İçin Araştırma Önergesi Verdi
Nisan 22, 2016TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Aşağıdaki sorularımın Maliye Bakanı Naci Ağbal tarafından yazılı olarak yanıtlandırılmasını saygılarımla arz ederim.
Özgür Özel
Manisa Milletvekili
10.02.2016 tarihli ve 7/2394 esas numaralı soru önergeme 08.04.2016 tarihinde Maliye Bakanı Naci Ağbal tarafından cevap verilmiş ve söz konusu cevapta “5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanunun “Sırrın İfşası” başlıklı 22 nci madde hükmü çerçevesinde yapılan iş ve işlemler hakkında bilgi verilmesi yasal olarak mümkün bulunmamaktadır.” denilmiştir.
5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanunun 22 inci maddesinde;
“Aşağıda yazılı kimseler görevlerinden ayrılsalar dahi, görevleri dolayısıyla kişilerin ve bu kişilerle ilgili kimselerin şahıslarına, muamele ve hesap durumlarına, işlerine, işletmelerine, servetlerine ve mesleklerine ilişkin olarak öğrendikleri sırları ifşa edemezler ve kendilerinin veya üçüncü şahısların yararına kullanamazlar:
- a) Koordinasyon Kurulu Başkan ve üyeleri, denetim elemanları ile Kurul personeli.
- b) Bilgilerine ve ihtisaslarına başvurulan kişiler.
- c) Bu bilgileri görevleri dolayısıyla öğrenen diğer kamu görevlileri.
(2) Bu kişiler, öğrendikleri sırları ifşa etmeleri halinde, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu sırlar maddi menfaat karşılığında ifşa edildiğinde verilecek hapis cezası iki yıldan az olamaz.
(3) Bu Kanun uyarınca yabancı ülkelerdeki muadil kuruluşlara Başkanlıkça bilgi verilmesi sırrın ifşaı sayılmaz.” denilmektedir.
5549 sayılı Kanunun 22 nci maddesinde, kişilerin ve bu kişilerle ilgili kimselerin şahıslarına, muamele ve hesap durumlarına, işlerine, işletmelerine, servetlerine ve mesleklerine ilişkin olarak öğrenilen sırların ifşa edilemeyeceği hüküm altına alınmıştır. Oysa soru önergesinde bu kapsamda herhangi bir kişiyle ilgili sır olarak kabul edilebilecek herhangi bir bilgi istenilmemiş, olaya ilişkin konuların açıklığa kavuşturulmasına yönelik genel nitelikte sorulara yer verilmiştir. Söz konusu soru önergesinde herhangi bir isim belirtilmemesine ve herhangi bir isim sorulmamasına rağmen, soru önergesinin “sırrın ifşası” kapsamında değerlendirilerek adeta geçiştirme denilebilecek bir cevap verilmesi kabul edilebilir değildir.
Maliye Bakanı tarafından verilen cevapta; Kara Paranın Aklanmasının Önlenmesine İlişkin Mali Çalışma Grubu (FATF) Genel Sekreteri David Lewis’in İtalya’daki bir yardım kuruluşunun Suriyeli çocuklar için topladığı yardımların Türkiye’ye gönderildiği ve burada IŞİD’e militan toplayan bir kişi tarafından ele geçirilip örgüte dağıtıldığını belirtmesi üzerine gündeme gelen son derece önemli bir konuya “sırrın ifşası” denilerek cevap vermekten kaçınılması, gözden kaçırılmak istenenler mi vardır sorusunu akıllara getirmiştir.
Bu bağlamda;
- 7/2394 esas numaralı soru önergesinde yer alan hangi sorular; 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanunun “Sırrın İfşası” başlıklı 22 nci maddesi kapsamına girmektedir? Gerekçeleri nelerdir?
- Soru önergesinde herhangi bir isim belirtilmemesine, hatta bir isim sorulmamasına, genel bilgiler istenmesine rağmen; konuyla ilgili inceleme yapılıp yapılmadığı ya da soruşturma başlatılıp başlatılmadığı, Kara Paranın Aklanmasının Önlenmesine İlişkin Mali Çalışma Grubu ile irtibata geçilip geçilmediği, benzer olayların yaşanmaması için hangi tedbirlerin alındığı gibi sorular hangi gerekçelerle ve ne şekilde “sır saklama” kapsamında değerlendirilmiştir?
- Söz konusu soru önergesinde talep edilen bilgilere cevap verilmeyerek İŞID ve Türkiye’deki bağlantıları, korunmak ya da gizlenmek mi istenmektedir?
Soru Önergesinin Cevabı İçin
IŞİD’e Para Gönderilmesine “Sırrın İfşası” Sebebiyle Cevap Verilmemesi